9 Aralık 2013 Pazartesi

HIRANT DİNK DAVASI....




HIRANT DİNK DAVASINDA ERHAN TUNCEL OYUNUN BİR PARÇASIDIR
Hüseyin Habip Taşkın


Hırant Dink öldürüleli yıllar geçti. Katilleri devletin içinde olduğu halde olayın bir türlü sis perdesi aralanamadı. Hrant Dink cinayetinde Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden yargılanan Erhan Tuncel, yakalanmasının ardından görülen ilk duruşmada tüm suçu polis müdürleri Ramazan Akyürek, Sabri Uzun ve Ali Fuat Yılmazer'e yükledi. 
Erhan Tuncel emniyetle çalıştığını yargılandığı mahkemede söyledi. Ramazan Akyürek ismini buradan tanıyoruz. Ramazan Akyürek’te bunu yalanlamadı.
Hırant Dink öldürüldüğünde, katledildiğinde AKP iktidardaydı. Olayın üzerine gidilmediği gibi olayın seyri çarpıtılmaya devam edildiğini görmekteyiz. Eğer dava buraya kadar itile kakıla gelmiş ise bunun nedeni uluslar arası kamuoyu ile ülkemizdeki duyarlı olan insanların Hırant Dink’e sahip çıkmasından dolayıdır.
AKP’de sistem partisidir. Derin devleti AKP’de çökertemez, dokunamaz. Derin devlet TC’nin kuruluşundan günümüze kadar geçen yıllar içinde toplumumuz içinde hep var oldu.
Derin devlet kendisini darbelerle, infazlarla, kayıplarla, tehditlerle ve diğer yaptıklarıyla her ülkede zaman içinde halkına ve halklarına karşı eylemleriyle hep hissettirdi. Bunda görev alanlar ise istihbaratçılar, üst düzey askerler, bakanlar, polisleri, kurum amirleri, basın mensupları ve diğer elemanlardan oluşma bir illegal örgüt yapısına sahiptir.
Her ülkenin derin devleti ırkçı, kafatasçı yapısı ile vücut bulmuştur. Ülkemizde geçmişten günümüze kadar hangi olay olursa olsun aydınlanamadı. Olaylar belirli bir noktadan sonra kapatıldı. 1Mayıs 1977 katliamı, Maraş, Çorum, Malatya katliamı, yakın tarihimizde Sivas- Madımak otelindeki katliam ile diğerleri aydınlanamadı. Çünkü derin devlet, ilerisine izin vermedi, vermiyor. Bu arada Roboski katliamı en yakın tarihtir. AKP döneminde bir arpa boyu yol alınamadı. Öldürülen yazarları, çizerleri, gazetecileri, milletvekilleri sıradan insanları sayarsak, hepsinin üstünü örtmeye ve aydınlanmaması için çaba harcandı, harcanıyor.
Derin devletin yok edilmesi, tarih önünde yargılanması bir halkın ve halkların istemesiyle, mücadelesiyle olur. O da sosyalizmde olur.
Konumuz Hırant Dink! Türkiye derin devleti onu tehlikeli gördü. Derin devlet üst düzeydeki tüm yetkililer ölüm fermanını verirken, tetikçilerine, gözcülerine, basınına kadar hepsini ayarladı. Ama ‘çocuktan bir katil’ yaratarak olayı kapatırız hesabı Türkiye’de yaşayan halkların Hırant Dink’in cenazesine sahip çıkarak, derin devletin yapmış olduğu hesapları alt üst etti.
Erhan Tuncel kendisini kapana sıkılmış olduğunu hissederek sadece emniyet yetkililerini hedef gösterdi. Hedef gösterirken bir yerlere beni kurtarın diye de mesajını verdi. Kurtarmazsanız bildiklerimi basına açıklarım demeye getirdi. Erhan Tuncel’in sakladığı birçok ayrıntı kendisinde gizlidir. 
AKP temiz toplum isteseydi. Derin devlete gerçekten dokunurdu. AKP derin devlete dokunsaydı, derin devlette ona fazlasıyla dokunurdu. Ama her iktidar kendi egemenliğini sağlamlaştırmak için üst düzeyde polis teşkilatına ve askeriyeye ait kurumlara kendisine uygun olan kişileri atıyor. AKP iktidarı da kendi kadrolarını atıyor.
Hırant Dink’in Ermeni asıllı olması, düşüncesi öldürülmesini getirmez. Bizim ülkemizde derin devlet açıktan çalışmaktadır. Erhan Tuncel sadece oyunun bir parçasıdır. Ortada diğer parçaların olmamasıyla, bu davanın burada bittiği anlamına gelmemelidir.
TC bu anlayışıyla bir hukuk devleti değildir. Vatandaşlarına eşit davrandığı bir yapı değildir. Bu kafa yapısıyla gittiği sürece derin devlet birçok insanın canını alacak.
Hırant Dink’i savunmak, katillerini yargılatmak insani bir görevdir. Dilimiz, rengimiz, kültür yapımız farklı bile olsa hepimizin sorunu birdir. Bir arada eşitçe, paylaşarak, kardeşçe yaşamaktır.
-----------


Hiç yorum yok: