17 Şubat 2015 Salı

Cemil Bayık'tan büyük gaf!





Demir Bilgin

Cemil Bayık, ”Abdullah Öcalan'ın 16. yıl komplosu” vesilesiyle, Özgür Gündem gazetesine verdiği röportajda; ”...Marx'ın komünist manifestosunun öldükten sonra yayınlandığı bilinmektedir...” (*)demesi gerçekten beni şaşırtı. Şaşırttı zira, Cemil Bayık, yani PKK kurucularından ve şimdi de KCK (Koma Civakên Kurdistan) Eşbaşkanı, nasıl böylesi bir ”gaf” yapabiliyor? Bu notum bunun üzerinedir.

Önce gaf nedir? Gaf, Fransızcadan Türkçeye geçen bir sözcük: Olmaması gereken hata oluyor. KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık olmaması gereken bir ”hata” yapmıştır. Nedir bu hatalar? Notlar halinde yazıyorum:

Bir: Bildiğim kadarı ile, Marx, tek başına bir ”Komünist Manifestosu” yazmamıştır. Komünist Manifestosu, Marx ve yoldaşı Engels ile birlikte kaleme alınmıştır; sene: 21 Şubat 1848'dir.

İki: Komünist Manifestosu yazıldığı zaman, Marx 30 yaşındaydı. Marx'ın ölümü: 5 Mart 1883 (64 yaşındaydı).

Üç: Marx'ın ölümünden sonra yayınlanan ”Komünist Manifestosu” değil, Kapital'in 2. ve 3. ciltleridir. Bu ciltleri toparlayan yoldaşı F. Engels'tir.

Dört: Marx'ın ölümünden önce, tek başına bir ”Manifesto” yazdı mı, bilmiyorum. Ben okumadım. Görmedim.Duymadım.

Beş: Marx'ın tek başına ve ölümünden sonra yayınlanan ”manifestosu” var mı? Ben de merakta kaldım!

Gaf, gaftır. Cemil Bayık'ın söyledikleri büyük gaftır.

Cemil Bayık, yazdıklarımızı okur da, gafını düzeltmez mi?

Notum, bunun içindir.

Notum, olmaması gereken hataları düzeltmek içindir.

Yolumuz, doğruda durmanın ve yürümenin felsefesidir.

Notumuz ve sözümüz: Daha temiz, daha iyi olmak içindir.


(*) Kaynak: Sendika Org:



Rojava devrimi, halkların ve uluslararası güçlerin Kürt özgürlük hareketine, Öcalan’a ve komploya bakışını nasıl etkiledi?
Rojava devrimi bu anlamda şüphesiz ki halklar ve güçler üzerinde olumlu bir ekti yapmıştır. Bu nedenledir ki, Reber Apo’nun özgürlüğü tüm halklar ve insanlık tarafından istenmektedir. Dolaysıyla halklar ve insanlıkla birlikte, bazı devletlerin bile uluslararası komploya bakışı değişmiş, ya da değişmek zorunda kalmıştır. Bunu yaratan Reber Apo’nun görüşleri ve bunu pratikleştiren halkımız ve özgürlük hareketimiz olmuştur. Tarihte tüm peygamberlerin, siyasi ve toplumsal liderlerin ilk ortaya çıktıklarında kolay anlaşılmadıkları, taşlandıkları, hatta lanetlendikleri bilinmektedir. Bunların büyüklüğü ne yazık ki daha sonra anlaşılmıştır. Marx’ın, komünist manifestosunun öldükten sonra yayınlandığı bilinmektedir. Bu da tarihsel büyük insanların bir şansızlığı mıdır, bilemiyorum. Reber Apo yarım asırlık mücadelesinden sonra ancak insanlık tarafından anlaşılmıştır. Bugün uluslararası komplocu güçler bile komployu savunamayacak kadar utangaç ve cesaretsiz bir duruma gelmişleridir. İnsanlığın yükselen demokrasi ve özgürlük değerleri Reber Apo’yu daha çok anlaşılır kılmakta ve komplocu güçleri daha çok zayıf düşürmektedir.

Hiç yorum yok: