28 Mayıs 2014 Çarşamba

“ADİL OKAY İLE GEÇERKEN”



M. Adil Çetin


(…) M. Şehmus Güzel tarafından hazırlanan “Adil Okay ile geçerken…” adlı kitap, Ankara’da Eylül 2011 yılında Ütopya Yayınevi’nden çıkmış olup 302 sayfadır.

Çalkantılı politik bir hayat yaşayan Sayın Adil Okay’ın hayatını konu alan bu kitap, Adil Okay ile yapılmış bir röportaj şeklinde oluşmuştur. Nehir söyleşi tarzında bir kitap. “Nehir söyleşiler… Bir nehir gibi durmaksızın akan, kollara ayrılan, ayrıldıkça daha çok toprağa can veren, hakkında yeni şeyler söylenen hayatların kitap sayfalarına dökülmüş halleri… Bir insanla söyleşmek. Sorular sormak, cevaplar almak. Sorarak tanımak ve tanıtmak. Bir ömre tanıklık etmek. Hayatını anlatmak ise kolay iş değil. Cesaret istiyor, dürüstlük, sağlam bir hafıza, bir oranda nesnellik, olaylarla yeniden yüzleşebilmek… Kimisi yazar kimisi anlatır… İşte nehir söyleşi de bu ‘anlatanlar’ için…” (Milliyet.com.tr)

Emre Aköz, bir yazısında nehir söyleşisi hakkında şunu söylüyor: “Son yıllarda ‘nehir söyleşiler’ revaçta. Nedir nehirsöyleşi? Kişi masanın başına oturup hayatını kaleme almıyor da… Birisinin hakkında sorduğu sorulara cevap veriyor… Tekrar tekrar geçmişe dönerek, cevaplardan yeni sorular çıkararak ilerleyen bir süreç bu…”

Kitap, yaşamın başlangıcı şiir olsaydı, Yalçın Ergönül’ü astılar, ninemin yemekleri, babam, ilk çizgi romanlarım, anam, ilkokul ve twist, Antakya’da bayram ritüeli, katıldığım ilk devrimci cenazesi: Mustafa Kuseyri, sünnet, yaş günleri ve yılbaşı kutlamaları, çıraklık, ilk yazarlık deneyimi, lise yılları, ufukta siyaset, Antakya’da sosyal ve siyasal durum, merhaba İstanbul merhaba, Adana’da yükseköğrenim, Akademide faşist işgal kırılıyor, Adana’da Adil’e saldırı var, Amerikalı Robert, avukatım Halil Güllüoğlu öldürülüyor, Adana cezaevinde köylü amca, cezaevinde eğitim ve siyasi tartışmalar, radikal solda liderlerin konumu, Adana’da hal örgütlenmesi, silahlı eylemler, Antep’te Yaşar ve Cuma öldürülüyor, okuduğum kitaplar gördüğüm filmler, tesadüfen yakalanmak, Adil komada apartman boşluğuna atılıyor, bir babanın mücadelesidir yazılan, kolumu bağırtarak yeniden kırdılar, kuduz tehlikesi, nerde bu keser yav, firar ve Pol-Der’li polislere saldırı, 12 Eylül 1980, Taşköprü Kel Erhan ve operasyon, darbeden sonra ülkeden kaçak çıkış, arandığım halde ülkeye geri dönüyorum, ve sürgün kapısı, kolektif özeleştiri, pişmanlığın sorgulanması, karabasanlarla yaşamaya alışmak, sonsöz bölümlerinden oluşmaktadır. Kitabın sonunda fotoğraf ve belgelerle 1982 Lübnan’ından 2011 Türkiye’sine Adil Okay ve Kaynakça bulunmaktadır.

Adil Okay, daha önce tanıtım yazısı yazdığım “Nerde Benim Oruğum…” adlı kitabın yazarı Süleyman Okay’ın oğludur. 1957 yılında Antakya’da doğmuştur. Politik sebeplerden Adana ve Ankara cezaevlerinde yattı. Adana cezaevinden firar ederek 1981 yılında yurtdışına kaçtı. Lübnan’da, Filistin kamplarında kaldı. 1983′te Fransa’ya yerleşti. Fransa’da aylık dergi ve şiir kitapları yayınladı. Yirmi yıl sürgünden sonra Türkiye’ye dönebildi. Türkiye’de ve ülke dışında; birçok ulusal gazete, dergi ve antolojide şiir, öykü, deneme, makale ve araştırma yazıları yayınlandı. Ömer Seyfettin Öykü Yarışması ile Hasan Bayrı Şiir Yarışması’nda ödüle layık görüldü. Şiirleri Fransızca ve Arapçaya çevrildi.

Kitabın oluşumunu şöyle açıklıyor Sayın M. Şehmus Güzel; “Çok uzun söyleşiler yaptık. Bunların tümünü kasetlere kaydettik. Soru cevap şeklinde. Adil Okay’ın çocukluğu, herhangi bir çocukluk değil. Gençliği herhangi bir gençlik değil. Sonrası da çok farklı. Öyle ‘Hayat Rahat ve Durgun Akan Bir Nehirdir’ havası yok bu çocuklukta, bu gençlikte ve sonrasında.”

Yazar Adil Okay, bugünlere bakarak bir tespitte bulunuyor: “Yorgun ve yaralı olan ama geçmişine, bugünkü yetersiz zayıf da olsa yürütülen mücadeleye saygılı olan arkadaşlarımıza bir şey deme hakkımız yok. Ama hiçbir iş yapmadan sadece eleştiren, açık, hata arayanları, alkol masalarında ahkam kesen kaşarlanmış, lümpen tipleri ciddiye almak mümkün değil. İçimizden böyle örnekler de çıktı maalesef. Aleni dönenlerden daha zararlı tipler. Ayrıca tüccarlaşanlar, kıblesi para olanlar, eski değerlerine sırtını dönüp küfredenler, karanlık işlere bulaşanlar da var.” (s. 261)

Antakyalı bir insanın, Adil Okay’ın hayatını konu alan bu kitap diğer kitaplardan farklı bir tarzda hazırlanmıştır. Kitabın tamamı soru-cevap şeklindedir. Sorularla bir insanın hayatı irdelenmiştir. Soruları soran M. Şehmus Güzel, cevaplayan ise Adil Okay’dır. 2007′de başlayıp 2010′da biten bir çalışmadır.

Kaynakça
: İskenderun Körfez Gazetesi


Hiç yorum yok: